25 Haziran, 2022

Ey hastalık! Bize gelme

Yıl 2010…

Kızımın 3 yaşında olduğu zamanlar.

Tabii ilk çocuk, ilk heyecanlar ,ilk endişeler.

Okuyoruz, araştırıyoruz, soruyoruz öğreniyoruz.

Çocuğum için en iyisi nedir?

Nasıl beslemeliyim? Hangi oyuncakları almalıyım vs liste çok uzun…

Harika bir doktorumuz var. Şahsına münhasır, çok tecrübeli bir hekim.

Sürekli soruyoruz, danışıyoruz. Sabırla anlatıyor, bizi eğitiyor.

Ve diyor ki ,benim sizi eğitmem gerek, çocuğunuz için ne doğru ne yanlış öncelikle sizler öğrenmelisiniz.

Uzmanların kitaplarından konuyu bulup, çeviriler yapıp her sorduğumuzu açıklıyor.

Ne kadar haklı olduğunu her geçen gün daha iyi anlıyorum.

Bir seferinde soruyorum :”Halil Bey, çocukla birlikte Uludağ programımız var, ilk defa Uludağ’a çıkacağız. Yanımıza ne alalım?

İlaç, Ateş düşürücü, ağrı kesici, kulak damlası vs.

Halil Bey tüm ciddiyetiyle cevap veriyor.

“Hastalanınca ne kullanacağınızı sormak yerine, hastalanmaması için ne yapmalıyım diye sormalısınız!”

Biraz meraklı ve mahcup şekilde dinliyorum .

“Öncelikle amaç hastalanmamak olmalı. Bağışıklık yüksek olmalı. Doğru beslenmeli, havasız ortamlarda bulunulmamalı …. “ diye de ekliyor.

Ne kadar da doğru.

İlk önceliğimiz doğru yaşamak,hasta eden etmenlerden kaçınmak olmalı .

Sağlık sistemlerinde genelde hasta olduktan sonra tedaviye yönelik yaklaşımlar yaygındır.

Önce hastalanır, sonra teşhis konur ve tedavi süreci başlar. Teşhis aşaması sonrası yapılan tedaviler oldukça yorucu ve masraflı süreçlerdir.

Önleyici -Koruyucu sağlık sistemlerinde hasta olmamak, hastalığı önlemek adına yapılan çalışmalar esastır. Hastalık tedavisinin aksine, hastalık meydana gelmeden hastalığın önlenmesini amaçlar.

Çeşitli aşamaları var tabii ki. Birincil aşamada Hastalık ajanlarını ortadan kaldırmak ve hastalığa karşı direnci arttırarak hastalığın ortaya çıkışını önleme yöntemleri vardır.

Nedir bu yöntemler?

Sağlıklı beslenmek, spor yapmak ,uyku düzenine dikkat etmek, sigara kullanmaktan kaçınmak, kapalı ve havasız ortamlardan uzak durmak. Tim bunlar bağışıklığı güçlü tutarak hastalık oluşumunu engeller.

Pandemi ile birlikte bunların doğruluğunu iyice kavradık.

Sağlıklı beslenirsek, düzenli uyursak, spor yaparsak; bağışıklığımız yüksek olur,

Aynı zamanda kalabalık, kapalı ortamlarda bulunmazsak virüslerden uzak kalmış oluruz.

Doğal ve sağlıklı beslenmenin önemini her fırsatta olduğu gibi yine tekrarlayalım.

Sağlıklı beslenmek,doğal ve doğru gıdayı araştırmak, bulmak, tüketmek ilk önceliğimiz olmalı.

Katkılı, yapay, paket gıdalardan uzak durmak ,

besin takviyesi olarak mümkün olduğu kadar güvenilir ve doğal ürünleri seçmek önceliklerimiz olmalı.

Çocuklarımızı, çevremizi de bu konuda bilinçlendirmek konusunda çaba harcamalıyız.

Yine doktorumuzun sıklıkla söylediği bir cümle ile bitirelim.

“ Ne yersek O’yuz”